Kayıtlar

Ağustos, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

BİR KİTAP BİR ALINTI- 2 (VENEDİK TACİRİ)

Resim
Tema: Toplumsal Eşitsizlik ve Sonuçlarına Dair William Shakespeare’in 1597 ile 1602 yılları arasında yazıldığı tahmin edilen Venedik Taciri adlı oyunu için, hem etnik ve dini ayrımcılık üzerinden hem de adalet sisteminin ve kanunların yorumlanması üzerinden en çok tartışılan eseridir diyebiliriz. Olayın anlatıldığı tarihsel süreç içinde, Yahudiler gettolarda yaşamaya mahkûm edilmiş ve ancak belli işleri yapmalarına izin verilmiştir. Soylu tüccar Antonio (Hıristiyan), tefeci Shylock’tan (Yahudi) borç almak zorunda kalır. Shylock, Antonio’yu hem sevmez hem de ona karşı içinde gizli bir intikam hissi vardır. Borcun ödenmemesi halinde, vücudunun istediği bir yerinden yarım kilo eti keseceğinin senede şart olarak eklenmesi karşılığında borcu verir. Antonio, borcun ödeneceğinden emin olduğu için bu şartı kabul eder, ancak işler beklediği gibi gitmeyince, Shylock senetteki şartın gerçekleşmesini ister. Antonio’nun   dostları, bu aşamada borcun ödenmesi için istediğinden daha faz

BİR KİTAP BİR ALINTI - 1 (TELEVİZYON: ÖLDÜREN EĞLENCE)

Resim
  Neil Postman; Ayrıntı Yayınlarında ilk baskısı 1994 yılında yapılan “Televizyon Öldüren Eğlence” adlı kitabını Orwell’in değil, Huxley’in haklı olduğu düşüncesiyle yazdığını söylüyor ve her iki yazarın öngörülerini şu şekilde özetliyor:   “Orwell’ın uyarısı, dıştan dayatılan bir baskının bize boyun eğdireceği yönündedir. Huxley’in görüşüne göre ise insanları özerklikleri, olgunlukları ve tarihlerinden yoksun bırakmak için Büyük Birader’e gerek yoktur. Huxley’e göre, insanlar süreç içinde üzerlerindeki baskıdan hoşlanmaya, düşünme yetilerini dumura uğratan teknolojileri yüceltmeye başlayacaklardır.   Orwell kitapları yasaklayacak olanlardan korkuyordu. Huxley’in korkusu ise kitapları yasaklamaya gerek duyulmayacağı, çünkü artık kitap okumak isteyecek kimsenin kalmayacağı şeklindeydi. Orwell bizi enformasyonsuz bırakacak olanlardan, Huxley pasifliğe ve egoizme sürükleyecek kadar enformasyon yağmuruna tutacak olanlardan korkuyordu. Orwell hakikatin bizden gizlenmesinden, Huxle

ÖYLE BİR GİDERLER Kİ ...

Resim
Göğsüme saplı bıçağın ağır ağır çıkarılışı gibi, sökülürken içimi acıtıyor. Zannedilir ki, ağır ağır çıkarılırsa bıçak, yarayı çok acıtmayacak. Dost, senin gidişin de böyle oldu işte.  B eraber olunan günler, dalından koparılan gül gibi, ne yapsam uzatamadım ömrünü. Hüznün bayramı oldu, ayrılığın günü. Nihayeti olan bir varlık olarak yaratıldık, ayrılık illa ki olacak. Tek tesellim bu. Ancak, bu teselli yarama ecza olmuş değil. Dosta öyle bağlanırım ki, ayrılığı da böylesine sancılı oluyor işte. Dost, çokça sevildin. Yaşadığımız günlerde dinlemesini bilen, yüreğini açan insan bulmak zor. Birlikte olmaya, sohbete vakit bulamayan, ancak boş zamanlardan sıkılan, yaratılmış meşguliyetlerin baskısı altında hiçbir yere yetişemeyen, benciliği karakter edinen, çokça konuşan, fakat dinlemeyen, çokça sevdiğini söyleyen, fakat değer vermeyen, dertlerini pazarlayan, ancak dert almayan insanların arasında, bir hengâme içinde buldum seni. Yüreğini açtın bana, yüreğimin talibi oldun her